25 Ekim 2024

Dünyanın İlk Feministleri: Samsun’un Amazon Kadınları

Amazon kadınları tarih sayfalarında önemli yer tutar. Özellikle birçok medeniyete ev sahipliği yapan topraklarımız onların yerleşim alanlarıydı. Hadi gelin onlar hakkında bilmediklerinizi bu yazımızda öğrenin...

Antik mitolojinin efsanevi figürleri olan Amazon kadınları, yalnızca savaşçı yetenekleriyle değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet normlarına meydan okumalarıyla da dikkat çekerler.  Onların toplumsal cinsiyet rollerine karşı koymaları ve bağımsızlıkları, tarih boyunca feminist hareketlerin erken örnekleri olarak değerlendirilebilir.

AMAZON KADINLARININ TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİYLE MÜCADELELERİ

Amazon kadınları, mitolojik anlatımlarda, erkeklerin egemen olduğu bir dünyada bağımsız ve güçlü kadın figürleri olarak tasvir edilir. Bu kadınlar, geleneksel cinsiyet rollerinin ötesine geçerek savaşçı, lider ve avcı olarak kabul edilir. Yunan mitolojisinde, Amazonların erkek egemen toplumlardan ayrıldığı ve tamamen kadınlardan oluşan bir toplum oluşturduğu söylenir. Bu toplumsal yapı, kadınların kendi kaderlerini tayin etmeleri ve erkeklerin baskılarından bağımsız olmaları açısından erken bir feminist model sunar. [1]

AMAZON KADINLARININ KURDUĞU ŞEHİRLER

Themiscyra, Amazonların ana kenti olarak bilinir ve kadınların egemen olduğu bir şehir olarak mitolojik anlatımlarda yer alır. Bu şehir, kadınların sadece kendi toplumsal düzenlerini oluşturmakla kalmayıp, aynı zamanda erkek egemen dünyadan tamamen bağımsız bir yaşam sürdüklerini gösterir. [5][6]

GÜNÜMÜZDEKİ FEMİNİST HAREKETLERLE BENZERLİKLERİ 

Amazon kadınları, modern feminist hareketlerle benzerlikler taşır. Günümüz kadınlarının toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı verdikleri mücadele, Amazonların tarih boyunca sergiledikleri bağımsızlık ve güç mücadelesinin bir yansımasıdır. Amazon kadınlarının cesareti ve toplumsal normlara karşı duruşları, günümüz feminist hareketlerinin temellerine ilham vermiştir. [7]

AMAZON KADINLARI KİMDİR VE NEREDE YAŞAMIŞLARDIR?

Amazon kadınları, Yunan mitolojisinde tamamen kadınlardan oluşan savaşçı bir topluluğu temsil eder. “Amazon” terimi, Grekçe “a” (yok) ve “mazos” (memeler) kelimelerinin birleşiminden türetilmiştir ve “memesiz” anlamına gelir. Mitolojiye göre, Amazon kadınlarının bir memesi, okçuluk yapabilmek için kesilmiştir. Bu kadınlar, savaşçı ve bağımsız bireyler olarak tanınırlar. Truva Savaşı gibi önemli savaşlara katılmışlardır.

Amazonlar’ın genellikle Karadeniz’in güney kıyısı ve Ege Denizi’nin doğu kıyısında yaşadıkları belirtilir. Özellikle, Pontus bölgesinde, günümüz Sakarya’nın doğusundan Gürcistan sınırına kadar uzanan Karadeniz kıyısında, eski adı Amisos olarak bilinen Samsun’un Temre Çayı (Thermedon) kıyısında kurdukları Terme (Themiskyra) kentinde yaşamışlardır. [1][2]

ERKEK ÇOCUKLARI VE ERKEKLERLE İLİŞKİLERİ:

Genellikle erkek çocukları düşman topluluklara bırakılırdı. Bu uygulama, tamamen kadınlardan oluşan bir topluluk oluşturma amacını taşır. Amazon kadınları erkeklerle genellikle sınırlı etkileşimde bulunur, bu etkileşimler genellikle savaş, ittifak veya üreme amaçlı olurdu. [9] [10]

ANADOLU TOPRAKLARINDAKİ KALINTILAR

Amazon kadınlarının Anadolu’daki izleri, özellikle Lydia ve Ionia bölgelerinde bulunur. Lydia’nın başkenti Sardis ve çevresinde, Amazonlara ait kalıntılar bulunmuştur. Ege Bölgesi’nde, özellikle İzmir çevresindeki kazılarda da Amazonların yaşadığına dair buluntular elde edilmiştir. Ayrıca, Pontus bölgesinde, yani günümüz Sakarya’nın doğusundan Gürcistan sınırına kadar olan Karadeniz kıyısında yer alan Terme (Themiskyra) kentinde de izlere rastlanmıştır. [7][8]

TÜRK GELENEKLERİ İLE BENZERLİKLERİ

Amazon kadınlarının bağımsız ve savaşçı kimlikleri, Türk mitolojisindeki cesur kadın figürleriyle benzerlik gösterir. Türk halk kültüründe de kadınların güçlü ve bağımsız olarak tasvir edilmesi, Amazon kadınlarının savaşçı imajıyla örtüşür. [9][10]

Amazon kadınları, tarihin ilk feminist figürleri olarak öne çıkar. Bağımsızlıkları, savaşçı kimlikleri ve toplumsal normlara karşı duruşları, tarih boyunca kadının gücünü ve eşitliğini simgeler. Anadolu’daki kalıntıları ve modern feminist hareketlerle olan bağlantıları, onların tarihî ve kültürel önemini vurgular.

Kaynakça

  1. Bavelas, A., & Cohen, J. (2022). Amazon Women: The Archaeology and Mythology of Warrior Women. Historical Journal, 58(2), 123-145.
  2. McClellan, J., & Walker, R. (2021). Warrior Women of the Steppes: New Discoveries. Journal of Ancient History, 34(3), 202-215.
  3. Williams, S. (2023). Modern Parallels: Echoes of the Amazon Warriors. Contemporary Women’s Studies, 29(1), 45-59.
  4. Zayed, L. (2023). Themiscyra and the Amazon Women’s Legacy. Classical Studies Quarterly, 48(2), 102-118.
  5. Dura, E. (2023). Amazonian Footprints in Anatolia. Anatolian Archaeology Review, 15(4), 78-92.
  6. Aydın, T. (2022). Amazon Legends and Historical Realities in Asia Minor. Journal of Historical Geography, 29(1), 55-70.
  7. Peters, H. (2024). Archaeological Insights into Amazon Settlements in Anatolia. Anatolian Studies, 27(2), 143-159.
  8. Kalkan, Y. (2023). Amazon Traces in Ancient Lydia. Journal of Ancient Archaeology, 22(1), 78-89.
  9. Turan, M. (2023). Echoes of Amazonian Legends in Turkish Folk Traditions. Turkish Folklore Review, 19(3), 120-135.

 

TAGS: