22 Şubat 2024

Dünyanın en büyük anakondası keşfedildi! Görünce çok şaşıracaksınız!

Amazon'da daha önce belgelenmemiş anakonda türü yılan keşfedildi. Dev anakondanın boyunun 7,5 metreye kadar büyüyebildiği ve 500 kilograma yakın ağırlığa sahip olduğu açıklandı. Keşfedilen anakonda böylelikle dünyada bilinen en büyük ve en ağır yılan oldu.

National Geographic’in Disney+ dizisi Pole to Pole’un çekimleri sırasında Amazon’daki bir nehirde avlanan dev anakonda görüntülendi. Bilinen 4 anakonda türünden daha büyük ve ağırlığı daha fazla olan yeni türün, en üst yırtıcı hayvanlar olan ve ekosistemlerindeki dengeyi korumak için hayati önem taşıyan anakondaların korunması açısından çok önemli.

Güney Amerika’nın nehirlerinde ve sulak alanlarında bulunan bu anakondalar, hızlı avlanma şekilleriyle biliniyor. Avını boğarak ve bütün olarak yutan anakondalar bölgede yaşayan birçok insan için de tehlikeli boyutta.

BOYU 7,5 METRE, AĞIRLIĞI 500 KİLOGRAM!

Bölgenin yerli halkı Waoraniler ile çalışan araştırmacılar, Ekvador Amazonu’ndaki Baihuaeri Waorani’deki Bameno bölgesinde yeni adlandırılan kuzey yeşil anakondasının (Eunectes akayima) birkaç örneğini yakalayarak incelemeye aldı.

Queensland Üniversitesi’nden Bryan Fry, “Bu muhteşem yaratıkların boyutları inanılmazdı; karşılaştığımız bir dişi anakondanın uzunluğu şaşırtıcı derecede 6,3 metreydi” dedi. “Diğer ülkelerin Waorani halkından anekdot niteliğinde raporlar var. Bölgede 7,5 metreden uzun ve yaklaşık 500 kilogram ağırlığında anakondalar var” dedi.

ANAKONDA POPÜLASYONU TEHLİKEDE!

Bilim insanları, sağlıklı bir anakonda popülasyonunun, ekosistemlerinin bol gıda kaynakları ve temiz su ile canlı olduğu anlamına geldiğini, yılan sayısının azalmasının ise çevresel sıkıntıya işaret edebileceğini söyledi.

Anakondalar ve yaşam alanları, sanayileşmiş tarım, orman yangını, kuraklık ve iklim değişikliğinin yanı sıra petrol çıkarma faaliyetlerinden kaynaklanan sızıntılarla bağlantılı ağır metal kirliliğinin sebep olduğu arazi parçalanması nedeniyle tehdit altında.

Dr Fry, “Petrol sızıntılarından kaynaklanan petrokimyasalların bu nadir yılanların doğurganlığını ve üreme biyolojisini nasıl etkilediğinin araştırılması özellikle acildir” şeklinde konuştu.