Dijital içeriklere olan doyumsuz talebimiz, enerjiye aç veri artışına neden oluyor. Günümüzde internet tabanlı hizmetlerin sorunsuz çalışmasını sağlamakta kritik bir yol oynuyor. Ancak veri merkezlerinin faaliyetlerini sürdürebilmeleri için büyük miktarda elektrik enerjisine ihtiyaç duyuluyor.
Veri merkezlerinin en büyük elektrik tüketicileri, sürekli çalışan binlerce sunucu ve destekleyici donanımlardır. Bu cihazlar işlem gücü, veri depolama ve ağ bağlantıları gibi çeşitli işlemleri yerine getiren yüksek miktarda enerji harcarlar. Özellikle büyük ölçekli hizmet sağlayıcıları, milyonlarca sunucu çalıştırıyor ve bu da çok büyük bir enerji ihtiyacı doğuruyor.
Öte yandan sunucular ve donanımlar çalışırken büyük miktarda ısı üretiyorlar. Bu ısıyı yönetmek ve cihazların güvenli ve verimli bir şekilde çalışmasını sağlamak için kapsamlı soğutma sistemlerine ihtiyaç var. Alışılagelmiş şekilde kullanılan soğutma yöntemleri, soğutma sıvıları ve havalandırma sistemi gibi yöntemler kullanılarak ortamın sıcaklığını düşürmeye çalışmak çok fazla enerji kaybına neden olabiliyor.
Uluslararası Enerji Ajansı, küresel veri merkezi elektrik tüketiminin birkaç yıl içinde ikiye bölünebileceğini ve 2026 yılına kadar 1.000 terawatt saate (TWh) ulaşılabileceğini bildiriyor. Bazı tahminlere göre ise veri aralıksız büyümeyi sürdürmek için gezegenin elektrik üretiminin yüzde 8’i ila 10’una ihtiyaç duyulacağını tahmin ediyor.
İnternette gezinmek, sosyal medya fenomenleri, ınfluencerları takip etmek ve en son dizileri, filmleri arda izlemek, veri merkezlerinin faaliyet gösterdiği etkinliklerden sadece birkaçı. Bu kullanımlara ek olarak, yapay zeka (AI) ve kripto para birimi için belirli büyüklükte güç tüketiliyor.
Yapay zeka destekli veri kullanımı, sınıflandırıldıktan sonra bile önemli miktarda güç harcıyor. Bir tahmin, yapay zeka aramalarının daha tipik bir Google aramasından kat daha fazla güç kullanıldığını öne sürüyor.
Elektriğimiz şu an bunlar için yeterli. Ancak mevcut sistemlerin güç sınırlarının üretim aralığının aşılacağı bir dönüm noktasına yaklaşıyoruz. Bu yüzden de hem düzenli veri akışı sağlamak hem de temiz enerji için etkileyici ve akılcı çözümler bulmamız gerekiyor.
