12 Haziran 2024

Finansın dilini öğrenin: Bilinmesi gereken 15 terim

Finans dünyasına adım atmak istediğinizde karşılaştığınız terimler size farklı bir dil gibi mi geliyor? Boğa, ayı, tahvil, fon derken işin içinden çıkamaz bir hâle mi geliyorsunuz?

Finans dünyasına biraz göz attığınız zaman, yepyeni bir dil öğreniyor gibi hissetmeniz çok normal. Hisse senetleri, tahviller, boğa ve ayı piyasaları derken finans jargonunun kafa karıştırıcılığı tartışılmaz boyuta ulaşır. Fakat bu terimleri anlamak da doğru finansal kararlar almak için önemlidir. 

Endişeye mahal yok! Finans dilini güvenle konuşmanız için bu minik sözlüğü hazırladık.

1. Varlık (Asset)

Nakte dönüştürülebilecek değerli her şey, “varlık” / “asset” olarak nitelendirilir. Gayrimenkul ve araçlar gibi fiziksel ögeler kadar hisse senetleri, tahviller, patentler ve telif hakları gibi maddi olmayan ögeler de birer varlık kabul edilir. 

2. Yükümlülük (Liability)

Bir kişi veya şirkete olan finansal borç; “yükümlülük” / “liability” ile tanımlanır. Kişisel finans yönetiminde en yaygın yükümlülükler ipotek, araba veya ev kredileri ve kredi kartı borçlarıdır.

3. Özsermaye (Equity)

Mülkiyete tabi mallar ya da bir şirket üzerinde sahiplik payı “özsermaye” / “equity” terimiyle ifade edilir. Özsermaye hesaplanırken; söz konusu edinime dair yükümlülüğün miktarı düşüldükten sonra kalan meblağ o varlığın değeridir.

4. Tahvil (Bond)

“Tahvil” / “bond” terimi ile bir yatırımcının belli bir süre boyunca sabit faiz oranıyla bir varlığa ödünç para verdiği sabit gelirli bir yatırım kastedilir. Bu varlık kurumsal şirket olabileceği gibi devlete bağlı kurumlar da olabilir.

5. Hisse Senedi (Stock)

Bir şirketteki mülkiyetin ifadesi olarak “hisse senedi” / “stock” terimi kullanılır. Eğer bir hisse senedinizin olması, yani bir şirkette hissedar olmanız, şirketin varlıklarından bir pay sahibi olduğunuz anlamına gelir.

6. Portföy (Portfolio)

Hisse senetleri, emtialar, tahviller, nakit ve nakit benzeri finansal yatırımların koleksiyonuna “portföy” / “portfolio” ismi verilir. Fonlar ve diğer maddi yatırımlar da portföye dahildir.

7. Çeşitlendirme (Diversification)

Bir yatırım stratejisi olarak “çeşitlendirme” / “diversification” terimi; kişilerin yatırımlarını farklı finansal araçlar, endüstriler ve başka kategoriler arasında yayarak risklerini en aza indirgedikleri bir yaklaşımı nitelendirir.

8. Boğa Piyasası (Bull Market)

Fiyatların yükselen bir ivme gösterdiği ya da yükselmelerinin beklendiği finans piyasaları için “boğa piyasası” / “bull market” terimi kullanılır. 

9. Ayı Piyasası (Bear Market)

Boğa piyasasının tam tersine, menkul kıymetlerin değerlerinin azaldığı ve kötümser bir beklentiyle daha da azalacağının ön görüldüğü piyasalar için “ayı piyasası” / “bear market” terimi kullanılır.

10. Temettü (Dividend)

Şirketler bazen kazançlarının bir kısmını, yönetim kurulu kararları uyarınca hissedarlarına dağıtmayı tercih edebilir. Bu durum ise “temettü” / “dividend” olarak nitelendirilir. Temettü; nakit ödeme ve / veya hisse senedi olarak verilebilir.

11. Karşılıklı Fon (Mutual Fund)

Pek çok farklı yatırımcıdan toplanan fonların havuz sisteminde bir araya geldiği; hisse senetleri, tahviller ve diğer varlıklara yatırım yapmak amacıyla oluşturulan yatırım araçlarına “karşılıklı fon” / “mutual fund” ismi verilir.

12. Borsa Yatırım Fonu (ETF)

“Borsa yatırım fonu” / “ETF”; genellikle bir alt endeksi takip eden, hisse senedi gibi menkul kıymetler portföyü içeren bir fon modelidir. Her türlü endüstriyel sektörüne yapılan yatırımlar veya çeşitli stratejiler bu fon modeline dahil edilebilir.

13. Sermaye Kazancı (Capital Gain)

Bir sermaye varlığının değerindeki artış “sermaye kazancı” / “capital gain” olarak nitelendirilir. Sermaye kazancı, varlığın satın alınma fiyatından daha yüksek bir değer kazanması anlamına gelir ancak varlık satılmadığı sürece somut bir kazanç elde edilemez.

14. Enflasyon (Inflation)

“Enflasyon” mal ve hizmetlerin genel fiyat seviyesinin yükseldiği ve sonuç olarak satın alma gücünün düştüğü bir oransal ifadedir. Merkez bankaları, ekonominin sorunsuz çalışmasını sağlamak için enflasyonu sınırlamaya çalışır.

15. Faiz Oranı (Interest Rate)

Bir varlığın kullanımı için kredi sunan tarafın ana para üzerinden ifade edilen bir yüzde olarak talep ettiği miktar, “faiz oranı” / “interest rate” terimiyle ifade edilir. Bu oran, genellikle yıllık yüzde oranı olarak bilinen bir baz üzerinden hesaplanır.

Finansın dilini konuşabilmek için bu terimlerin sadece bir başlangıç olduğunu unutmayın. Eğer yatırımlarınızı doğru yönlendirmek istiyorsanız finans dünyasında daha derine dalmanız gerekiyor!

 

TAGS: