Kendi göz rengim diye demiyorum bence en şahsına münhasır renk ela. Normalde gözlerim kahverengi ama güneşe bakınca ela, düşmana bakınca bela, sana bakınca fena…
Bunun nedeni ise iris içindeki melanin pigmenti. Kahverengiden daha az, maviden daha çok olan bu orta melanin ise göz renginin çevresel ışığa göre değişmesini sağlıyor. Nadir bir renk olmasının sebebi ise birden fazla genin bir araya gelerek oluşturuyor olması.
Dünya nüfusunda sadece %5 ila %8 ‘inde olduğu tahmin ediliyor. Bir minik ego, tamam devam ediyorum. Ela gözler farklı ışık koşulları ve hatta kıyafet renklerine göre değişkenlik gösterebilir. Mesela denize girdiğim zaman mavi, karanlık bir ortamdaysam yoğunlukla kahverengi olabiliyor. Çok ender olarak altın sarısı bir renge dönüştüğü de olabiliyor ama benim gözüm için geçerli bu. Her ela Rengi gözün pigmenti de aynı olmayabiliyor çünkü ama yine bu ışığa göre değişkenlik göstermek baki bi özellik.
Dünya’da ise Avrupa’da, Orta Doğu ve Latin Amerika’da daha yaygın bir göz rengi. Beni sorarsanız ben Bayburt’luyum.
Bu arada unutmadan şunu da eklemek istiyorum. Ela gözlere sahip kişilerin tarih sayfalarında mistik ve büyülü özelliklerle ilişkilendirildiğine denk gelmişsinizdir. Buna ilaveten doğaüstü güçlere de sahip olduğumuz söyleniyor.
Mesela ben ne zaman saçlarımı düzleştirip bir yerlere gidecek olsam yağmur yağar ve dizlerim ağrır. Ama doğayla bütünleşmişim gibi hissettiğim çok zaman da olmuştur. Peki, siz ela gözlüler ya da ela gözlü tanıdıkları olanlar, bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?