Moda, aynı güzellik gibi sürekli kendini yenileyen, kişilerin kabul etmekte zorluk çekmediği, bir anda tüm dünya çapında yayılabilen bir olgudur. Hatta sadece giyim sektöründe değil, tekstilde, dekorasyonlarda, yiyeceklerde, içeceklerde bile moda kavramını gün içerisinde sık sık kullanıyoruz. Moda sergilerinin dehası Andrew Bolton, önümüzdeki ay düzenlenecek olan Met Gala’da düzenleyeceği yeni sergisi şimdiden merak uyandırmaya başladı bile.
Metropolitan Sanat Müzesi Kostüm Enstitüsü‘ndeki rekorları kıran moda sergilerinin kapsamlı küratör dehası Andrew Bolton’ın Met Gala’da tanıtılacak olan en yeni şovu, tüm duyu organlarınızı harekete geçirecek bir çoklu duyusal deneyim sunmaya hazırlanıyor. 10 Mayıs’tan itibaren halka açılacak olan “Uyuyan Güzeller: Modayı Yeniden Uyandırmak”, enstitünün geniş arşivinde yıllar süren uykudan yeniden uyandırılan ve bazıları çok hassas parçalar olan 250 parçayı görücüye çıkaracak. Bolton’un kıyafetleri tıpkı Uyuyan Güzel gibi cam tabutlarda yatacak.
Zendaya, Jennifer Lopez, Bad Bunny ve Chris Hemsworth’un ev sahipliği yaptığı 6 Mayıs’ta düzenlenecek olan Met Gala‘da her zamanki gibi ünlü konuklar halktan önce sergiyi ilk kez görecek. “Zamanın Bahçesi” olarak belirlenen kıyafet yönetmeliğiyle çok sayıda yaratıcının eserleri de hazırlanan görsel şovlarla izlenebilecek. Sergide yulaf, çavdar ve buğday çimi ekili paltolar ve kıyafetler boy gösterecek.
“Uyuyan Güzeller” toprak, hava ve su temaları çevresinde düzenlenecek ama aynı zamanda Bolton’a göre tüm duyular harekete geçecek. Öte yandan katılanlar bitkilerden oluşan çeşitli giysilerle ilişkili kokuları duyabilecek. Bolton, “Gerçekte sunduğumuz şey, giysinin koku alma tarihidir” diyor “Ve bu, onu verilen kişinin kokusu, yaydığı doğal vücut kokuları, ne içtikleri, ne yiyecekleri, nerede yaşıyorlar bize sunacak” diye ekliyor. Müze, odalara yayılacak ve ziyaretçinin sergilenen alanlarda gezerken koku duyularının harekete geçmesi için güçlendirilecek kokular yaratma amacıyla giysiler üzerinde 57 “moleküler okuma” yapan Norveçli koku sanatçısı Sissel Tolaas ile çalıştı.
Öte yandan Alexander McQueen’in meşhur elbisesinde olduğu gibi, yırtılması ve ağartılmış ustura istiridyeleriyle işlenmiş kumaşlar için de sesler kullanılacak. Orijinal elbise, hareket halindeyken seslerin kaydedilemeyeceği kadar kırılgan olduğundan elbiseye ses vermek için küratörler, McQueen’in İngiltere’nin Norfolk’taki bir plajdan topladığı istiridyelere usturaları sürterek elde ettikleri sesi izole bir odada kaydettiler. Bolton, seslerin kıyafetlerde “hareketlerin ayrıntılarını yakalamak” olduğunu söylüyor. Aynı etki, “kazıma” ve “boğmaca” kelimelerinin birleşimi olan “scroop” adı verilen bir sese sahip ipek tafta giysisiyle de elde edilebiliyor.
Bolton, “Müzelerin zorluklarından biri de ürünlere dokunmamaktır” diyor. Sergi bunu da değiştirmeyi amaçlıyor. 17. yüzyılda kalma işlemeli bir Jakoben korsenin üzerindeki desenler bir duvar kağıdı versiyonuna aktarılarak 3D yazıcının yardımıyla yeniden yaratıldı. Bolton, “Bütün oda bu duvar kağıdıyla kaplanacak” diyor. “Nakışın şekillerini ve karmaşıklığını hissetmek için ellerinizi kullanabilirsiniz.” Aynı teknik, Dior elbisesinin hissini yaşamak için de kullanılacak.
Sergi, ayrıca çıplak gözle görülemeyen detayları, mikroskopla bakıyor gibi gösteren animasyonlarla izleme deneyimini geliştirmeyi amaçlıyor.
“Uyuyan Güzeller: Modanın Yeniden Uyanışı” 10 Mayıs-Eylül tarihleri arasında meraklılarıyla buluşacak.