Sosyal etkileşimin, internet ile daha hızlı yayıldığı dünyamızda kamusal tartışmaların sürekli güncellenmesi kaçınılmaz. Bütün bu tartışmalar ve zaman zaman kutuplaştırıcı boyuta varan söylemler ise bizi yeni bir kültür yöntemi ile tanıştırdı: İptal kültürü. Ya da orijinal ismiyle “cancel kültürü”.
CANCEL KÜLTÜRÜ NEDİR?
Cancel kültürü, “call-out kültürü” veya Türkçe olarak “iptal kültürü” olarak da adlandırılan bir yaklaşım. Bireylerin ya da grupların sosyal veya profesyonel çevrelerinden çevrimiçi platformlarda, gerçek dünyada veya her ikisinde çoğunluğun kabul edemeyeceği ya da saldırgan olarak nitelendirilen söylemlerinden / eylemlerinden sonra dışlanmalarına cancel kültürü / iptal kültürü adı veriliyor. Bunun bir sosyal boykot olduğunu söylemek de yanlış bir ifade olmayacaktır.
İptal kültürünün altyapısında güçlü ve etkin pozisyonlardaki bireylerin, yaptıklarından veya söylemlerinden sorumlu tutulması fikri yatar. Bu fikirden hareketle affetme, cezanın kalıcılığı veya suça dönük tepkilerin orantısı gibi kavramlar da tartışmaya açılır. Bütün bunlar ve üzerine geliştirilen yaklaşımlar, iptal kültürünü şekillendirir.
CANCEL KÜLTÜRÜ NASIL ORTAYA ÇIKTI?
İptal kültürünün kökleri; genel anlamda marjinal kabul edilen seslerin yükselmesi, ayrımcı veya ötekileştirici tavır sergileyen güçlülerin de tavırlarından sorumlu tutulmasını hedefleyen sosyal hareketlere dayanır. Sosyal medya platformlarının ortaya çıkması önce büyük grupların hızlı ve etkin seferberlik kabiliyeti kazanmalarını sağladı, ardından da yeni bir sosyal yaklaşımı şekillendirdi.
En nihayetinde de pek çok ülkede, global tepkilere varıncaya değin sosyal açıdan kabul edilemez biçimde nitelendirilen söylemlere sahip veya bu tarz eylemler ortaya koyan figürlerin ve şirketlerin sahip olduğu desteklerin çekilmesi, bu tarz bireylerin ve kurumların boykot edilmesi gibi sonuçlar doğuran yaygın bir uygulamaya dönüştü.
İPTAL KÜLTÜRÜNÜN EN BİLİNEN ÖRNEKLERİ
Cancel kültürü, pek çok farklı statüdeki kişiyi etkileyen boykotlarla karşımıza çıktı. Bunların en çok bilinenlerini derledik:
Kevin Hart, Oscar’a Veda Etti
Komedyen Kevin Hart’ın 2019 yılında Oscar ödül töreninin sunucusu olacağı duyurulduktan bir süre sonra, ortalık karıştı. Ünlü komedyenin geçmişte yaptığı homofobik paylaşımlar ortaya çıkınca kamuoyu baskısı arttı ve en sonunda Hart ödül töreni sunuculuğundan çekilmek zorunda kaldı. Bunu yaparken özür dilemeyi de ihmal etmedi.
J.K. Rowling’e Tepkiler Arttı
Harry Potter serisi ile dünya çapında sarsılmaz bir üne sahip olan J. K. Rowling trans bireylere dair yaptığı bazı açıklamalar nedeniyle yoğun eleştirilerle karşılaştı. Cinsiyet kimliği ve biyolojik cinsiyet gibi kavramlara dair görüşleri sosyal medyada ve yazarlık kariyerinde bazı boykot yaklaşımlarıyla karşılaşmasına neden oldu.
Roseanne Barr’ın TV Programı İptal Oldu
Komedyen Roseanne Barr, Obama’nın danışmanlarından Valerie Jarrett hakkında ırkçı bir tweet atarken bu kadar tepki çekeceğini muhtemelen düşünmüyordu. Tweet’inin ardından gelen tepkiler, ABC kanal yönetiminin “Roseanne” isimli televizyon programını iptal etmesiyle sonuçlandı.
The Mandalorian’a Beklenmedik Veda
Popüler oyunculardan Gina Carano, prestijli “The Mandalorian” dizisinden atıldı. COVID-19 sürecinde ve bilimsel gelişmelere dair yaptığı tartışmalı paylaşımlar nedeniyle Carano tepkileri üzerine çekti ve Disney+ ile iş ilişkisi son buldu.
Sahnenin Tozunu Yutmak… Hem de Gerçek Anlamda!
Seinfeld dizisinde canlandırdığı Kramer karakteri ile geniş kitlelerin tanınırlığına ulaşan Michael Richards; bir komedi kulübünde sahne alırken işlerin böyle sonuçlanacağını muhtemelen hiç beklemiyordu. Sahnede yaptığı ırkçı ‘espriler’ kamuoyunun çok büyük tepkisiyle karşılaştı ve profesyonel iş hayatında ciddi problemler yaşadı.
Sosyal medyanın gücü, ülkemizde de iptal kültürü başta olmak üzere pek çok alanda hissediliyor. Sosyopolitik ve kültürel iklimlerin yansıması olarak karşımıza çıkan iptal kültürü söylemleri ve eylemleriyle tepki çeken ünlülerin üzerinde Demokles’in kılıcı gibi sallanmaya devam ediyor.