Estağfurullah, Türkçede esas olarak, incelik ve alçak gönüllülük göstermek üzere teşekkür edilen veya övülen bir kimsenin söylediği bir sözdür. Bu söz bilinçsizce o kadar farklı anlamlara yayılmış ve evrilmiş ki, vallahi nerede kullanacağımı ben bile şaşırmış hale geldim. Hal böyle olunca hem bu labirentten ben çıkayım hem de sizleri çıkartayım istedim.
Başka bir yönden bakacak olursak da Arapça’da bu söz ‘Allah’tan af diliyorum ve beni affetmesini istiyorum’ anlamına gelir. Kelime analizine bakarsak, “örtmek, gizlemek, birinin kusurunu ifşa etmeyip bağışlamak” mânasına gelen aslında kökü ‘gfr’ olan gafr (gufrân) kökünden türemiştir. Ön ek olarak da ‘e-s-t’ gelince kelime istenilen anlama kavuşmuştur. Ardından ‘Allah’ eklenince kelime ‘Estağfiru-Allah-e ‘ olur ve Arapçaya özgü kısaltmayla Estağfurullah olarak oluşur. Türkçeye geçen kelime ise ses değişikliğine uğrayarak i yerine u gelir ve estağfurullah olarak günümüzde karşımıza çıkar. Ayrıca yine aynı kökten gelen istiğfâr “kişinin kusurunun bağışlanmasını Allah’tan talep etmesi” demektir.
Dinimizde ise estağfurullah sadece günah işlendiğinde af için dilenmek için kullanılmaz, günaha düşmeden kendini durdurmak için de söylenen bir sözdür. Ayrıca Türkçemizde konu hakkında çok bilgisi olmayan birinin düşüncesi kabul olursa yine o kişi estağfurullah efendim öyle olmayabilir’ diyerek net bir bilgi olmadığını da belirtebilir. Yani anlaşılma ya da anlaşılmazlık beyanı olarak da kullanılabilir. Ama biliniz ki aynen öyle demek değildir. Güncel ortaya atılan haberlere İnanmayınız ben de inanmayayım tabi 😀 Bir başka kelimede görüşürüz.
