DENİZKURDU-II/2025 Tatbikatında Tarihi Anlar
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın düzenlediği ve Türk savunma sanayisinin gurur kaynağı olan DENİZKURDU-II/2025 tatbikatının son gününde, yerli ve milli imkanlar kullanılarak geliştirilen Bayraktar TB3 SİHA’lar büyük bir başarıyla görev yaptı. Bu eşsiz etkinlikte, TCG ANADOLU amfibi savaş gemisinden ilk kez salvo kalkış gerçekleştirildi ve ardışık MAM-L mühimmat atışı başarıyla tamamlandı. Tüm senaryolar, Türk savunma teknolojisinin gücünü ve entegre kabiliyetlerini ortaya koydu.
Senaryo ve Gerçekleştirilen Operasyonlar
Tatbikat kapsamında, denizaltı tespiti ve imhasına odaklanan detaylı senaryolar uygulandı. Deniz karakol uçağı tarafından suya bırakılan sonar sistemiyle düşman denizaltısı tespit edildi ve radar verileriyle takip edildi. Bu veriler ışığında, denizaltının yüzeye çıkmaya zorlanması sağlandı. Böylece Deniz Altı Savunma Harbi (DSH) başarısı elde edildi.
Yüzeye çıkan denizaltı, hemen ardından dört savaş gemisi tarafından 76 mm’lik toplar kullanılarak hedeflere atış yaptı. Bu aşamayı takiben, AH-1W Süper Kobra tipi helikopterler, Cirit füzeleri ile atışlar gerçekleştirdi; ancak ne yazık ki bu atışlar hedef üzerinde istenilen başarıyı sağlayamadı.
Bunun üzerine, sahaya katılan TUSAŞ üretimi Aksungur SİHA ile MAM-T mühimmatı kullanılarak kara hedefi vuruldu ve bu operasyon, gerçek zamanlı komuta kontrol sistemleriyle desteklendi.
Yenilikçi ve Tarihi Anlar: Bayraktar TB3’ün İlk Salvo Kalkışı
Tatbikatın en dikkat çekici anlarından biri, Bayraktar TB3 SİHA’ların ilk kez çiftli kalkış yapması oldu. Bu gelişme, TCG ANADOLU’dan yapılan salvo kalkış ile gerçekleşti ve iki TB3, 11 bin feet irtifaya ulaşarak hedeflerine ardışık olarak MAM-L mühimmatları ile saldırdı. Bu operasyon, Türk Deniz Kuvvetleri envanterindeki insansız hava sistemlerinin uçak gemisi platformuyla entegre ilk operasyona imza atması açısından büyük bir dönüm noktasıdır.
Katlanabilir kanat yapısına sahip olan TB3 SİHA’lar, kısa sürede havalanıp, yapay zeka destekli otomatik iniş ve salvo kalkış özellikleri ile dikkat çekti. Bu özellikler, yerli savunma teknolojilerinin gelişmişliğini ve donanma kabiliyetlerine katacağı değeri gösteriyor.
Amfibi ve Deniz Güçleri Senaryoları
Son bölümde, amfibi unsurların karaya çıkarma operasyonları başarıyla gerçekleştirildi. Gerçek zamanlı taktik veri bağlantısıyla yönetilen harekatların ardından, denizde geçit töreni düzenlendi. Yaklaşık 50 gemi ve 12 deniz hava unsuru katılımıyla gerçekleşen geçiş sırasında, Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın telsiz hitabı yayınlandı ve kutlama mesajları ile operasyonlar taçlandırıldı.
Etkinlik boyunca, sahayı yakından izleyen 28 ülkeden 29 askeri ataşe ve ataşe yardımcısı, Türk savunma sanayinin yüksek koordinasyon ve harekat kabiliyetlerini yakından gözlemleme fırsatı buldu. Bu gözlemler, Türkiye’nin bölgesel ve küresel deniz gücü olarak gösterdiği yüksek seviyeyi bir kez daha teyit etti.
