Eski kuşaklar bilir telefonla dakikalarca hatta saatlerce konuşmak bir lükstü. Bir araya gelemedikleri zaman aranılıp uzun uzun yapılan görüşmeler eski kuşakların hala vazgeçilmezi. Çok fazla mesajla yazışmayı sevmeyen eski kuşaklar derdini, sevgisini, rutinlerini konuşarak çözmeyi tercih ederken Z kuşağı bu konuda da farkını belli ederek seçici oluyor.
Z kuşağı genelde aramaları cevaplamamayı tercih ettiği gibi başkalarını aramayı da sevmiyor. Yabancı numara aradığında ona cevap vermek yerine numaranın kime ait olduğunu internetten ya da uygulamalardan sorguluyor. İletişimini daha çok mesajlaşma üzerine kuruyor.
2 bin kişi üzerinde yapılan bir araştırma gösteriyor ki, 18-35 yaşa aralığındaki gençler aramalara cevap vermemeyi, telefonları çaldığında görmezden gelmeyi tercih ediyor. Beklenmedik bir arama gördüklerinde ise bunun onları ürküttüğü belirtiliyor.
Telefonda konuşmamak eski nesle göre gençlerin arkadaşlarıyla iletişimde olmadığı anlamına gelmiyor. Grup sohbetleri, özel mesajlaşmalar, dedikodular hatta normal mesajdan evrilerek sesli mesajlara bile dönmeye başladı.
Hatta iletişimlerin birçoğu artık sosyal medya platformları ve uygulamaları üzerinden gerçekleşiyor. Buna görüntülü aramalar da dahil.