5 Nisan 2024

Andersen’ın masalındaki meşhur pagoda: Büyük Baoen Tapınağı

Kim demiş masallar gerçek olmaz diye! Bazen masalları anlatabilmek için mekanlardan esinlenilir. İşte Andersen'ın Cennet Bahçesi hikayesinde esinlendiği o muhteşem tapınak...

Yazdığı Andersen Masalları‘yla yaşamın içinde insanın acımasızlığının ve zalimliğinin karşısında umutsuzluk ve kötücül düşünceyi yerle bir eden insanlığa iyi şeylerin kazanacağının, umudun şartlar ne olursa olsun yitirilmemesinin mesajını veren Hans Christian Andersen 1800’lü yıllarda yaşamış olmasına rağmen, tüm dünyayı hem kendi zamanında hem de ölümünden yüzyıllar sonra bile etkisi altına almaya devam ediyor.

Geçtiğimiz günlerde Andersen’ın doğum günüydü. Hatta geçtiğimiz 2 Nisan Uluslararası Çocuk Kitapları günü olarak dünyada kutlandı. Andersen’ın yazdığı bütün masallar birbirinden ilginç fantastik dünyaların kapısını aralıyor. Yazarın ünlü masallarından biri de ‘Cennet Bahçesi’dir. Cennet Bahçesi, Cenneti bulmayı arzulayan ve cennetin özlemini çeken bir prensin hikayesini anlatıyor. Andersen’ın, 1839’da yayınlanan hikayesinin bir bölümünde Çin’de olduğundan bahsedilen pagodayı anlatabilmek için Büyük Baoen Tapınağı‘nın Sırlı Pagodasından ilham aldığı söyleniyor.

Büyük Bao’en Tapınağı, Çin’in Jiangsu Eyaleti, Nanjing Şehrindeki Qinhuai Nehri’nin güney tarafında yer alıyor. Ming Hanedanlığı döneminde 15. yüzyılın başlarında Ming İmparatoru Taizu’nun veya Zhu Yuanzhang’ın dördüncü oğlu Zhu Di, ölen annesini annesini anmak için bu tapınak ve pagodayı inşa ediyor. Tapınak eski Çin mimarisine sahip inşa edilmiş olup, birçok ayrıntılı Budist imgesi ve hazinesini içinde barındırıyor. Sırlı Pagoda, tapınağın tarihi ve kültürel özellikleri dönemin ihtişamını anlatıyor.

Pagoda ilk kez Avrupa’da gezginlerin Çin’i ziyaret etmesiyle Batı dünyası tarafından keşfediliyor. Andersen’ın da tapınağı görmeye gidenlerin anlatılarından esinlenerek hikayeyi yazdığı söyleniyor. Tapınak dış dünya açıldıktan sonra dünyanın en büyük harikalarından biri olarak kabul ediliyor.

Ne yazık ki, uzun bir tarihsel dönem boyunca şehirler arası birçok farklılığın tanığı olduğundan defalarca açılıp kapatıldı. Birkaç kez yenilemesinin ardından modern restorasyonu ve modernleştirilmiş parkıyla 2015 yılında yeniden halka açıldı. Bayramda alternatif olarak uzak doğu ülkelerine gidecekseniz ve rotanızda Çin bulunuyorsa, bu muhteşem tapınağı gezip, Andersen’ın hikayesini yad edebilirsiniz.